© Copyright 2018 Mag Medya
Başa Dön

Işıltı ve Zenginliğin Prensliği: Monaco

Işıltı ve Zenginliğin Prensliği: Monaco

blank

Avrupa’ nın en minik dört devleti Liechtenstein Prensliği, San Marino Cumhuriyeti, Manaco Prensliği, Lüksemburg Dukalığı ve Andora’dır. Ve ben size bu ay Cote d’ Azur ve Monaco seyahatimden bahsedeceğim.

Ülkenin adı, buranın ilk sakinleri olan eski Grek mitoloji kahramanı Monoikos’un adından türemiş. Alp dağlarının eteğine ve deniz kıyısına kurulmuş, tüm yolları yokuş olan bir yer. Çok minik, nüfusu da az ancak dünya zenginlerinin dinlenme, eğlence, davet, organizasyon, şıklık merkezlerinden sayıldığı için metre kareye çok sayıda insan düşüyor yani her daim çok kalabalık. Yıl içinde sıcaklığın 15-17 derece civarında oluşu bir diğer tercih sebebi.

1856 senesinde François Blanc adlı bir Fransız tarafından kurulan Monte Carlo Casino’su en çok bilinen yerlerinden biri. Monaco prenslikle yönetilmesinden ötürü belki insanların aklında hep romantik bir yer olarak kalacak. Prens Rainier’in Hollywood yıldızı Grace Kelly ile evliliği bütün zamanların en dikkat çeken ve ilgiyle takip edilen peri masallarından olmuştur.

Seyahatimizin üç günü Cannes’ da, iki gününü de Monaco’ da geçirdik. Uçakla İstanbul’ dan Nice’ e gidip, oradan Cannes’ a geçtik. En son gidişimde Cannes film festivaline katılmıştım. Bütün sokaklar smokinli erkekler ve uzun kuyruklu tuvaletleriyle gündüz gece partileyen insanlarla doluydu o dönem. Pek çok aktör ve aktrisle yanyana yemek yiyerek bazılarıyla tanışmıştım. Bir önceki gidişimde ise Monaco’ da Formula yarışlarını izlemiş, teknelerde yarışçılarla beraber verilen vip davetlere gidip, akabinde Jimmy’s adı meşhur gece klübündeki Fashion TV’nin çılgın partilerine katılmıştım.

Bu gidişimde ise her şey daha sakindi. Fransız Riviera’ sının incilerinden biri olan Cannes sahil yolu uzun yürüyüşler yapmak için son derece uygun. Sayısız sayıda önemli markaların mağazaları hep yan yana. Her kadın gibi alışverişi severim. Bir kaç parça dışında fazla bir şey bulamadım. Seçilmiş olan ürünlerin tarzı çok iyi değildi bu kez. Belki de nispeten daha yan bir sezon olduğu içindir.

Sahil youlun Croisette’ de yürürken beni rahatsız eden tek şey insanların evcil köpeklerini gezdirirken etrafa verdikleri zararı temizlememiş olmaları oldu. İlk kez böyle bir şey gördüğüm için epey şaşırdım. Basmamak için epey dikkatli yürümek zorunda kaldık gülerek.

Cannes’ da Majestic otelinde kaldık. Otelin dünyaca meşhur restoranı Majestic Barriere Fouquet, Paris’e her gidişimde mutlaka öğlen yemeğimi yediğim sevdiğim bir yer. Orada yediğim tatlının resmini çektim sizin için. Muhteşem tadı hala damağımda. Elma görünümünde ama değil, içi armutlu bir karışımla doldurulmuş ve mükemmelce elma şekli verilmiş, üstü altınla süslenmiş.

Cannes’ da kalınabilecek en güzel oteller, Carlton, Majestik Barriere, Martinez. Sahil şeridi çok şirin restoranlarla dolu. Benim tercihim her zamanki gibi sağlıklı deniz ürünleri tepsilerinden yana oldu. Herkes Fransızca, İtalyanca Ve İngilizce konuşuyor. Herkes hep güler yüzlü. Güneşin altında yemek masalarında saatlerce oturup, denizden gelen iyot kokusunu teneffüs ederek leziz yemekleri kaliteli şaraplarıyla yiyorlar ve hep mutlular. Sanat galerilerinde gerçekten görülmeye değer muhteşem eserler sergileniyor. Biz oradayken Picasso sergisi vardı mesela. Galeries Bartoux’ taki metal heykelleri de çok beğendim.

Kiraladığımız arabayla yola koyulup yoğun trafik saatine denk geldiğimiz için bir saatte Monaco’ ya geçiyoruz. Burada Hotel de Paris’ te kalınıyor. Her daim favori otelim olmuştur burası. “Lobby”sindeki aynalar, heykeller ve özellikle dev kaplumbağa kabuklarından yapılmış tavan süslemeleri görülmeli. Yerleşip dışarı çıkıyoruz. Monaco sokakları hep dik yokuşlar ve merdivenlerle dolu. Park yeri bulmaksa mucizevi göksel bir yardım gerektiriyor. Bu nedenle her daim yürümek en iyisi. Zaten burada da her yer özellkile akşam saatlerinde pırıltılı gece giysileri ve tuvalatler, jilet gibi smokinler giymiş mis gibi parfüm kokan her yere yürüyen insanlarla dolup taşıyor. Monte Carlo Casino’ su, Cafe de Paris restoranı ve Hotel de Paris aynı meydanda bulunan yerler.

Monaco’ da ve dünyanın değişik yerlerinde şubeleri olan Buddha-Bar restoranında mutlaka yemek yemelisiniz. Ben daha önce Dubai ve Paris’ teki Buddha’larda yemiştim. Monaco Buddha’nın lokasyonu çok güzel ve dışarıda terası da mevcut. Servis mükemmel. Burada sushiyi tavsiye ediyorum ama bunlar bildiğiniz sıradan sushiler değil. Özellikle “Red Dragon Fire” adlı sıcak sosla servis edilen sushiyi hayatınız boyunca hatırlayacaksınız.

Buddha’nın hemen karşında bulunan Billionaire Club’ ın lounge bölümü binanın çatısında konumlandırılmış. Billionaire Sun set Lounge’ da büyük bir havuzu var. Burada gün boyu havuzunda güneşlenip, akşam üstü Mediterranenan Denizi’ ne karşı içkinizi yudumlayabilir, club kısmı için kendinizi uzun bir geceye hazırlayabilirsiniz.

Monaco’ da geleneksel olarak düzenlenen Monaco Grand Prix’i, gül balosu, tekne fuarları, Billionaire Club partileri, Formula yarışları sonrası düzenlenen tekne davetleri, gece clübü gerçekten görülmeye değer. Hiç bir şey yapmayıp Monte Carlo Casino’ sunun meydanında Cafe de Paris’ te oturup gelip geçen ultra lüx arabalara ve eventler için hazılanmış yürüyen insanlara, tarihi mimari tarzdaki binalara dahi baksanız bir iki saatiniz keyifle geçebilir. Monaco madde boyutunun Nirvana’ sı bence.

Gelecek ay görüşmek üzere, tüm sevgimle.

Yazar Hakkında /

Ankara doğumlu olan Sinem Yıldırım; ilk, orta ve lise eğitimini İzmir'de tamamlamıştır. İstanbul Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümü mezunudur. Çeşitli dizi ve yapımlarda yer almıştır. İki kız çocuğu annesidir.

Yorum Bırakın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.