© Copyright 2018 Mag Medya
Başa Dön

Güz Mevsimi

Güz Mevsimi

“Solan güllerin güzelliğini, sararan yaprakların yeşilliğini hiçbir şey geri getiremez…Yine de hayat üzülmeye değmez!” W. Wordsworth
Sonbahar ne romantik bir mevsimdir! İçinde sonbahar geçen şiirler, şarkılar, kitaplar ve hatta tablolar bile hüznü çağrıştırır. Tabii filmler de bu romantizmden payını almıştır, şöyle bir düşünecek olursak, Winona Ryder ve Richard Gere’in oynadığı AUTUMN IN NEW YORK, Charlize Theron ve Keanu Reeves’in oynadığı SWEET NOVEMBER, çoğumuza gözyaşı döktürmeyi başarmış güz mevsimi filmlerindendir. Havaların soğuması, gökyüzünün griye dönüşü, doğanın renk değiştirmesi, yağan yağmurlar tabii ki sıcacık, aydınlık yazdan sonra hepimizin ruh halini bir şekilde etkiler. Kimimiz daha duygusallaşır kendi içine döner, kimimizin içi içine sığmaz yeni başlayacak seneye dair beklentilerle. Bana kalırsa ben bu iki guruba da giriyorum. Her sene yaz dönüşü Ankara’da aynı nostaljik duygularla dolup taşarım, İran caddesi, Seğmenler parkı, Cinnah Caddesi’ndeki güzelim ağaçlar adeta mevsimin rengine uyabilmek için sarının farklı tonlarına bürünürler, yaz boyu ağaçların dallarını süsleyen çoğu yaprak düşer, toprakla buluşur, etnik desenli battaniyeler gibi örter yol kenarlarını. Bilkent ve çevresindeki hengame, yeni başlayacak öğrencilerin coşkuyla yakınlardaki kafeleri dolduruşu hep üniversitedeki ilk yıllarımı özlemle anımsatır bana, biraz burulur içim “o güzel yılların değerini bildim mi acaba?” diye düşünürüm zaman zaman. Tunalı Hilmi Caddesi bana daha küçükken her sonbahar annemle çıktığımız okul alışverişlerini hatırlatır, defter, kitap en önemlisi de kokulu kalem ve silgi… Her sene okul açılmadan hissettiğim neşe ve ürkeklik barındıran çocuksu duygular yeniden sarar benliğimi kısa bir an, sonra düşünürüm “oğlum da şimdi benzer duygular içinde mi acaba?” diye. İşte böyle, bir anda hüzün ve nostaljiden beklenti ve heyecana geçiş yapmış olurum. İçimi bir sevinç kaplar “bu yıl nasıl geçecek neleri getirecek?” diye düşünürüm, derhal planlar yapmaya başlar, kafamda gelecek kış mevsiminin ajandasını teker teker oluştururum. Gerçi insanlar plan yaptıkça Tanrı yukarıdan gülümsermiş ama kendimiz için, ailemizin, çocuğumuzun iyiliği için  hedefler belirlemek, bunları gerçekleştirmek için gayret göstermek hayata daha sıkı tutunmamızı sağlıyor ne de olsa… Düşününce, “new year resolutions” (yeni yıl kararları) dediğimiz şey yeni yıldan çok önce, aslında sonbaharda şekillenmeye başlıyor zihnimizde, çünkü biraz klişe de olsa her bitiş yeni bir başlangıç, koca bir yaz daha bitti, geldi çattı sonbahar, her şeye rağmen içimizde tatlı bir telaş var. Hem bence Ankara’ya yakışıyor sonbahar, şehrin her daim sakinliği ile kendi koşturmacalarımız arasında yin&yang misali bir uyum da var.

Itır saksısında artan koku, denizlerde uğultular ve işte dolgun bulutlar ve akıllı toprağıyla sonbahar…

“Sevgilim, yaş kemalini buldu. Bana öyle gelir ki belki bin yıllık ömrün macerası geçti başımızdan. Ama biz hala güneşin altında  el ele yalınayak koşan hayran gözlü çocuklar…”

N. Hikmet

Sevgiyle kalın…

 

BENDEN SÖYLEMESİ – AKYA’nın ÖNERİLERİ:

 

OKUYUN: Bir Gün DAVID NICHOLLS  (aynı adlı romanın filmi de vizyona girdi girecek ama ben filmi görmeden mutlaka kitabı okumanız taraftarıyım.

 

Diyaloglar müthiş, son derece sürükleyici, doğal ve bilge… Beyindeki Hayaletler-V.S RAMACHANDRAN

 

DİNLEYİN: Black and White America LENNY KRAVİTZ. Bu yeni albüm alışılmış L. Kravitz tarzının ötesinde son derece hafif ve romantik melodilerden oluşuyor, farklı.

 

Shimbalaie MARİA GADU İtaya’da aylardır bir numara olan Brezilyalı şarkıcıyı dinledikçe yaz günlerine geri döneceksiniz.

 

LP1 JOSS STONE 5. parçada hala ısrarlıyım!

 

Ayrıca bana göre bu aralar en bomba parça “Rihanna ft. Avril Lavigne I’LL Drink To That”.

 

BİLET ve ZAMAN BULABİLİRSENİZ: 22 Ekim Cumartesi akşamı Akbank 21.Caz Festivali kapsamında Lütfi Kırdar’da ZAZ’ın canlı performansını dinlemeye gidin. Yaz boyunca hepimizin diline dolanan “je veux” ve tüm parçalara 10 puan!

 

İZLEYİN: A DANGEROUS METHOD David Cronenberg Psikolojinin iki büyük öncüsü Sigmond Freud ve öğrencisi Carl Jung’un ilişkisini anlatan bu filmi ben de çok merak ediyorum.

 

ONE DAY Anne Hataway’ın başrolünü üstlendiği film bakalım kitabın başarısını yakalayabilecek mi?

 

DENEYİN: Benim gibi abur cubur merakınız varsa kızarmış patates veya hazır cips yerine işte size sağlıklı bir tercih: Tarhana Cipsi. Aktarlar’da bulabilirsiniz, deneyin umarım begenirsiniz.

 

CHANEL’in 2 yeni ojesi no:317 GOLDEN SAND ve no:531 PERİDOT yazın bronzlaşan teninize altın tonlarıyla çok yakışacak, Gossip Girl+trendsetter Blake Lively, Jennifer Aniston ve Cameron Diaz bu ojelerin ilk müdavimleri…

 

100/100 Organik OLIVELIA Avocado ve Zeytinyağı özlü vücut losyonu MACROVITA’nın en iyi ürünü, cildinizi gerçekten pürüzsüz yapıyor.

 

BENİM İÇİN BU YAZIN KEŞFİ:

 

Gastronomik: Yunanistan’ın Patmos adasında gittiğim restaurantlar: Koumaro köyündeki LEONIDAS ile gene Patmos Grikos tarafındaki BENETOS. Ayrıca Prossecco’ya Cassis Şurubu yerine, frambuaz ya da çilek şurubu katmak. Bodrum KUUM Otel’in içindeki 29’un, mönüsünde gördüğüm AKYA balığı! ve yine Bodrum’da tattığım karadut reçeli

 

Görsel: İKSV CAZ FESTİVALİ kapsamındaki JOSS STONE konseri bu güne kadar en keyif aldığım konserdi, iyi ki gitmişim!

 

Edebi: David Nicholls, Alex Miller


Yazar Hakkında /

Yazarımızın kısa özgeçmişi çok yakında burada, sayfamızda olacaktır.

Yorum Bırakın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.