Dost mu Düşman mı?

Bu günlerde en sevdiğim sözcük “Frenemy”. Ne demek mi bu sözcük? Hemen açıklayayım size: İngilizce “Friend” yani arkadaş ve “Enemy” yani düşman kelimelerinin birleşiminden oluşmuş bir söz. Biz kadınların etrafındaki en büyük tehlike dost gözüken düşmanlar, yani Frenemy’ler bence.

 

Bunların en kötü yani dost gibi görünmeleridir. Hele siz de biraz saf bir tipseniz ve herkesin iyiliğini düşünen, herkesi kendi gibi sanan nadir kalmış varlıklardan biriyseniz vay halinize!!!

 

Bu tarz insanlar sizi çok sever gibi görünürler onlara sorsanız “Ben senin iyiliğini düşünüyorum veya dost acı söyler” lafları onların hayat felsefesidir. Aslında bu durum onların kendilerine güvensizliklerinden, sizi kıskanmalarından başlar. Belki de içten içe hastalıklı sevgi bir zaman sonra bir yarışa ve “bakalım kim daha iyi” oyununa dönüşecektir. Kendi egolarını şişirmek ve iyi hissetmek için sizin kötü olmanız gerekmektedir. Bu arkadaş gibi görünen insanlar ince, iğneleyici laflarıyla, kalabalık ortamlarda sizi rahatsız eden konuları, kişileri gündeme getirmeleriyle bir anda gününüzü mahvedebilirler. Peki arkadaşlarımızın “Frenemy” olup olmadığını nasıl anlarız? işte onları ele veren beş en önemli madde. Eğer bunların hepsi veya birkaçı bu kişide varsa hemen ondan uzaklaşın. Eğer bunu yapamıyorsanız aranıza mesafe koyun ve lütfen sırlarınızı paylaşmayın!

 

1- Tahrik edici davranışlar:

Öncelikle sizin için en iyiyi istemezler. Kendileri için iyi olanı isterler, kendi çıkarları doğrultusunda sizi yönetirler. İlişkileriniz konusunda sakın onlardan akıl almayın. Eğer o bekarsa sizin de bekar olmanızı ister, kendi ilişkisi olmadığından sizinkinin de bitmesini ister ve sizi bu yönde doldurur. Erkek arkadaşınızın yaptığı en ufak bir hatada bile sizi yanlış yönlendirerek sorunların büyümesine sebep olur. Yeni bir işe girecekseniz kendi terfi edemediği için sizin de önünüzü kesmeye çalışacaktır. Hep yanlış fikirler vererek her şeye burnunu sokarak hayatınızı zindana çevirecektir.

 

2) Sizinle sürekli rekabet içindedir:

Erkeklerle, kıyafetlerle, kilonuzla, sosyalliğinizle ilgili her konuda sizinle yarışır. Mesela en zayıf o olmalıdır, siz zayıflar ve iltifat almaya başlarsanız onun bittiği andır. Bir gün bile size zayıfladığınızı veya ne kadar güzel göründüğünüzü söylemez. Eğer ki onunla alışverişe çıktıysanız emin olun ki basenlerinizi en fazla gösteren elbiseyi alıp çıkarsınız çünkü size yakışan bir elbiseyi gördüğü an kıskançlığı baskın gelip hemen çok kötü bir elbise olduğunu söyleyecektir. Kısacası her konuda o en iyi olmalı siz ise en büyük kaybeden olmalısınız.

 

3) Sadece size ihtiyacı olduğunda yanınızdadır:

Aradan 1 hafta hatta 15 gün geçti ondan haber alamadınız, arkadaşınız ortalarda yok derken telefon çalar ve en sempatik en tatlı sesiyle karşınızda! Bu hafta sonu çok yakışıklı bir çocukla randevusu olduğunu ve giyecek hiçbir şeyi olmadığını söyler size. Hatta müsaitseniz kahve içmek ister. Oradan da sana gelip bir elbisenize el koyup ortadan kaybolur. Her şey onun programına ve onun isteklerine göre oluşur, siz de hiçbir şey diyemezsiniz. Bu iyiliğiniz geri dönecek midir sizce? Tabi ki de hayır! Sizin ona ihtiyacınız olduğunda telefonunu açmaz veya mesajınızı görmez. Hatta o gün çok önemli bir işi çıkıverir.

 

4) Size iltifat ederken bile aşağılar:

Mesela şöyle laflar duyarsınız sürekli: “Bu bluz düşündüğümden çok daha iyi durmuş üzerinde”, tam kuaförden çıkıp kendinizi çok iyi hissettiğiniz bir anda “saçlarına tuhaf bir şey mi yaptın sen?” veya “aaa çantan da ne kadar güzelmiş! Bende de bunun benzeri vardı 5 sene önce” gibi daha çok örnek var…

 

5) Hiçbir zaman dürüst değildir:

Bir çok kez size yalan söylediğini hissetmişsinizdir fakat yüzleşmek istemiyorsunuzdur çünkü nasılsa üste çıkacaktır ve bu kavgayı yapacak gücünüz yoktur. Arkanızdan bir sürü iş çevirmiştir, hatta çok hasta yatak döşek yatıyorum dediği gün bile sizin sevmediğiniz birisiyle buluşup kahve içiyordur. Hayatta her şeyi planlı programlıdır ama bir haftadır birisiyle çıktığını bile söylemez size, çünkü başarısız olursa sizin bunu görmenizi istemez .

 

Artık bu kadar ipucundan sonra etrafınızdaki gerçek dostları ve “Frenemy”leri ayırt edebiliyorsunuzdur herhalde!

[nggallery id=1125]