Biraz Hayal Kuralım Maldivler’e Gidelim
Maldivler, yirmi altı mercan resifindeki bin yüz doksan küçük adadan oluşan bir ülke. Yaklaşık iki yüz seksen bin kişiden seksen bin kişisi başkent Male’de yaşıyor. Bu ülkede herkes Müslüman ve Dhivehi dili konuşuyor. Ayrıca Maldivler şeriat kanunlarına göre yönetiliyor.
HAVA İŞİ, ŞANS İŞİ
Maldivler’de sıcaklık genelde 26C-30C arasında değişiyor. İki mevsim var ve en iyi sezon Aralık-Nisan arası. Zaten bu sezon çok az yağmur yağıyor ve turistler için en cazip zaman. Mayıs-Kasım arası ise yine genelde kuru ama muson yağmurları, tatilinizi mahvedebilir. Ama bu biraz şans işi… Daha önce en güzel sezonlarda Turks and Caicos, Karayipler ve Krabi, Tayland gezilerimde kötü hava ile karşılaşmıştım. Yine Karayipler’deki U.S. Virgin Adaları’na fırtına sezonu olan Haziran’da gitmeme rağmen hava harikaydı. Dediğim gibi bu hava olayı biraz da şansınıza kalmış…
DENİZ UÇAĞI İLE YOLCULUK KEYFİ
Maldiveler’e, İstanbul’dan en kolay Emirates Havayolu ile ulaşabiliyorsunuz. İlk önce Dubai’ye uçuyorsunuz, daha sonra bir bir buçuk saatlik bekleyişten sonra başkent Male’ye uçuyorsunuz, oradan da oteliniz eğer yakınsa teknelerle uzaksa tecrübe etmenin harika olduğu deniz uçaklarıyla otelinize varıyorsunuz. Bizim otelimiz Ari Atoll’un güney batı resifinde ve Male’ye uzak olduğu için biz deniz uçaklarıyla yolculuk ettik. Yaklaşık kırk beş dakika uçtuktan sonra otelimize vardık. Ben Maldivler gezimde konaklamak için hepimizin bildiği bir zincir olan, dünyaca ünlü Hilton Resort’u seçtim. www.maldives.hilton.com. Otelimiz iki defa dünyanın en iyi otel seçilmiş. Otel, iki ada üzerine kurulmuş ve uzunca bir köprü ile bağlanmış. İki adada toplam yetmiş dokuz egzotik plaj odası, elli su üstü villası ve yirmi bir muhteşem spa villası var. Otelin yedi tane restoranı ve mahzeninde on binin üzerinde şarabı var. Sunset Bar ve Grill, denizin üstünde bir deniz mahsulleri restoranı, biz burayı tercih ettik. Yemekler Maldivler’de deniz mahsulleri ağırlıklı çünkü hem bol hem taze. Maldiv mutfağında özellikle Hindistan cevizi de bol bol kullanılıyor.
DENİZİN ALTINDA CAMDAN RESTORAN; ITHAA
Ben gittikten sonra otel büyük bir renovasyon geçirmiş ve denizin altına tamamen camdan bir restoran inşa edilmiş. İsmi de Ithaa. Yalnız bu restorana otele varmadan iki hafta önce rezervasyon yapmak lazım ve belirtmekte fayda var; on iki yaşından küçük çocuklar alınmıyor. Ne yazık ki ben bu restoranı göremedim. Gideceklere mutlaka tavsiye ederim!
AÇIK HAVADA BANYO
Ben, plaj villalarında kaldım. Oda gerçekten çok güzeldi. Herhalde tadilattan sonra daha da güzelleşmiştir. Odanın en güzel özelliği, banyosunun açık havada olması. Duşunuzu dışarda etrafı kapalı ama üstü açık bir bahçede alıyorsunuz. Gerçekten harika bir duygu. Ana restoranlar genelde benim kaldığım adadaydı. Obür adada deniz üstü bungalovları ve spa var. Fakat su üstü bungalovların olduğu adadaki deniz daha sığ ve orda benim kaldığım adaya göre daha az rüzgar var. Bana biraz boğucu geldi. Benim kaldığım ada, bayağı bir rüzgar alıyordu ve doğal bir klima görevi yapıyordu. Beyaz kum bir harika ve en ilginci hava çok sıcak bile olsa bu kumlarda ayağınız yanmıyor. Nasıl oluyor, anlamadım ama harika!
SLOGANIMIZ: “NO SHOES, NO NEWS!”
Maldivler’in bir de sloganı var: “No shoes, no news!”, yani; “Ayakkabı yok, haber yok!” Gerçekten de bu adalar o kadar güzel ve sakin ki, hayatın karmaşasından kaçmak için ideal. O yüzden bu adalara tatile gelirseniz size tavsiyem, kafanızı tamamen boşaltmanız ve tadını doyasıya çıkarmanız.
Adalara giderken yanınıza rahat kıyafetler alın; şort, t-shirt, mayo. Varsa şnorkel, palet (yoksa da oradan alabilir ya da kiralayabilirsiniz) ve mutlaka güneş kremi bulundurun. Ağır ve çok şık kıyafetlere kesinlikle gerek yok. Dediğim gibi ayakkabı bile gereksiz çünkü akşam yemeğini de plajda kumların üstünde yiyorsunuz. Boşuna gereksiz ağırlık yapmayın.
SAKİN AKTİVİTELER
Dediğim gibi Maldivler’de hayat çok dingin. Eğer aktiviteli tatiller seviyorsanız burası size göre değil. Buradaki aktiviteleriniz genelde dalma ve şnorkel, balık tutma, fitness ve tabi ki spa. Hilton’un spası, çok ünlü. Deniz üstü bungalovlarda, zemin tamamen cam olduğu için alttan geçen balıkları seyrederken masaj olmak da çok rahatlatıcı tabi ki. Benim orada en çok severek yaptığım aktivite ise balık tutmaktı. Tüm balık tutma aktivitelerine katıldım. Gerçekten harika! Balık yakalamaya; sabah güneş doğarken, akşam güneş batarken ve gece çıktım. Ama esas olay, gece. Çünkü gece, oltanızı attığınız anda kocaman balıklar yakalıyorsunuz. Boş yok! Daha ilk oltayı attığım zaman, bir ağırlık geldi. Ben de oltanın denizin dibinde bir taşa takıldığını düşündüm. Görevli arkadaşı çağırdığımda, ikimiz oltayı ancak çekebilmeyi başardık. Uzun bir uğraştan sonra baktım bayağı büyük bir köpekbalığı yakalamışım. Köpekbalığının başını dışarı kadar çıkarmamıza rağmen, balığın ağırlığı yüzünden olta koptu ve resim çekme hayalim kursağımda kaldı. Ama o gece beş tane beş altı kiloluk balık yakalayarak üzüntümü telafi ettim. Ertesi gün de otel, bize bu balıkları pişirerek servis yaptı, biz de afiyetle yedik. Gerçekten tavsiye edebileceğim bir aktivite. Özellikle gece mutlaka balığa çıkın. Günde iki kere de tüple dalmak istemeyenler için şnorkel turu oluyor. Yakın yerdeki mercanlara giderek Maldivler’in o muhteşem ve çok zengin sualtı dünyasını görebilirsiniz. Ayrıca öbür adalara tekne turu yaparak, hem yüzebilir hem de adalarda piknik yapabilirsiniz. Eğer illa da çok aktiviteli bir yer istiyorsanız, belki Club Med Kani daha uygun bir yer olabilir.
AKŞAMLARI “BALIK BESLEME” VAR
AMA BiLDiĞiNiZ GiBi DEĞiL!
Demin bahsettiğim Sunset Bar Grill’de her akşam saat 19.30’da “balık besleme” aktivitesi yapılıyor ama bu bizim bildiğimiz gibi denize ekmek atarak olmuyor tabi ki. Su üstündeki bu restorandan denize girmek için bir merdiven var. Oradaki görevli, bir kova balıkla bu merdivenden bir-iki basamak iniyor. Bu arada çok enteresan bir olay, saat 19.30 olmadan çevrede bir sürü balık toplanmış oluyor. Pavlov’un köpeği gibi yemek saatlerini biliyorlar. O kadar çok çeşit balık var ve hepsi de çok büyükler ki… Gözüme en çok çarpanlar; köpekbalıkları, tunalar ve vatozlar. Görevli daha sonra kovayı ve maşayı misafirlere veriyor. Elbette cesaret isteyen bir şey… Köpekbalıkları ve vatozlar bu merdivenin basamaklarına tırmanıyorlar ve siz de elinizdeki maşa ile balıkları; köpekbalığı ve vatozların ağzına koyuyorsunuz. İnanılmaz bir tecrübe! İnsan gözüyle görmese inanmaz… Tam yemlemeyi bitirmiştim ki, bu inanılmaz olayı videoya çekmek isteyen bir turist herkesin bakışları arasında bu merdivenlerin ıslaklığı yüzünden kaydı ve denize, balıkların üstüne düştü. Biz balıkların ona saldıracağını düşünürken, balıklar kaçtı. Hakikaten bu, enteresan bir anım oldu.
DÜNYA JET SETİNİN TERCİHİ
Oradayken duydum ki, otelimizde bir ay kadar önce Paul Mc Cartney bir ay boyunca konaklamış. Daha önce de Dubai Şeyhi aylarca bir villa kiralamış ama seyahate çıktığında vefat etmiş. Yani otelin dünyaca ünlü müşterilerine de her an rastlayabilirsiniz.
CENNET BURASI OLSA GEREK
Burada elbette günlerinizin çoğu plajda geçiyor. Deniz muhteşem! Bembeyaz kum, suyu kristal berraklığına dönüştürüyor. İnanın, insan içmek istiyor. Her denize girdiğinizde; “Böyle muhteşem bir deniz olabilir mi?” demekten kendinizi alamıyorsunuz. Ayrıca deniz sıcaklığı da ideal…
Uzun lafın kısası; Maldivler muhteşem denizi ve otelleriyle dünyanın en güzel yerlerinden birisi. Ben Maldivler’i mutlaka herkese tavsiye ediyorum. Cennetin tarifi burası olmalı. Burada size özellikle tavsiye edebileceğim oteller var. Yeni açılan W ‘u çok güzelmiş. Bir arkadaşım tavsiyem üzerine balayına gitti, çok memnun kaldı. Ben de daha önce Starwood üyesi başka bir otelde kalırken bol bol videosunu seyretmiştim. Ayrıca yine arkadaşlarımdan duyduğum çok güzel oteller var. Bu otellerden de seçebilirsiniz. Bu ünlü otellerden Four Seasons’da bir akşam yemeği yeme fırsatım oldu, Türkiye’ye dönmeden. Denizi tam göremedim gündüz gözüyle ama ada bizimkine göre biraz daha büyüktü. İnsanları golf arabalarıyla geziyorlardı. Bizim otelimizde ise adanın çevresini tam beş dakikada yürüyordum. Seçim sizin tabi… Diğer çok ünlü oteller ise şunlar: Banyan Tree, Soneva Gili ve Fushi, One and Only ve Taj Exotica.
BU DEFALIK FİYATI DÜŞÜNMEYİN
Bu adalarda genellikle konaklama oda ve kahvaltı olarak sunulur. Adalarda yemek de çok ucuz değildir. Ama böyle bir tatile de belki hayatınızda bir kere gideceğiniz için ben fiyatları fazla düşünmeyin derim. Ama yine de yemek olayını düşünmek istemiyorsanız, tam pansiyon ve daha aktiviteli olan Club Med Kani’yi seçebilirsiniz. Gerçi ben buraya en ünlülerini yazdım ama Maldivler’de o kadar çok konaklama seçeneği var ki belki siz çok daha güzel oteller keşfedebilirsiniz…
PENINSULA TUR’DAN MÜKEMMEL HİZMET
Maldivler’e giderken, ben Peninsula Tur’u seçtim. Peninsula ile Maldivler, Kenya, Phuket ve Bali’ye gittim. Beş kıtayı dolaşmış bir gezgin olarak tüm bu gittiğim yerlerde Peninsula Tur’dan çok iyi hizmet aldım ve paramı da helal ettim. Size de turlarınız için mutlaka tavsiye ederim: http://www.peninsula.com.tr. Peninsula Turdan Çetin Bey’e beni sorarsanız size ayrıca yardımcı olacaktır.
Eveet… Bu yazım da burada bitiyor. Umarım bu cennet adalara gitmek herkese kısmet olur. Bu soğuk kış günlerinde biraz hayal kurup ısındıysak ne mutlu bize… Mutlu günler dilerim…
Tolga Erden
