“Allegra Levi” Ve Güzellik Sırları

Cemiyet hayatının en zarif bayanlarından biri olan Alegra Levi; Gaye Sökmen, Neşe Erberk, İsrail Look gibi ajanslara bağlı çalışmış eski mankenlerimizden. Bugün Türkiye’ye yeni giren Sjal başta olmak üzere, 5 kozmetik markasının hem yöneticisi hem de marka yüzü olarak görev yapıyor. Bebek’teki işyerimde ağırladığım, sempatikliği güzelliğinden öte olan Alegra Levi ile güzellik üzerine konuştuk.

Cemiyet hayatının en güzel ve zarif hanımlarından birisiniz. Gittiğiniz her yerde tüm dikkatleri topluyorsunuz. Lise ve üniversite yıllarınızda nasıldınız?

Bütün ailemin tek kız çocuğu olduğum için küçükken bile ilgi odağıydım. Çok fazla sevgi ve ilgiyle büyüdüm. Sosyal bir insanımdır. İnsanları çok severim lisede ve üniversitede sosyal olduğumdan dikkatleri üzerime toplardım. Açıkçası kendimi çok güzel bulmam sadece bazı insanların ışığı olduğuna inanıyorum ben de ışığı ve yüksek enerjisi olan bir insanım. Sempatik ve cana yakınımdır, bence dikkat çekmemin sebebi de budur

Bir güzellik yarışmasında aldığınız derece var. Bu yarışmaya nasıl katıldınız?

Türkiye’deki tek Musevi mankendim. Ailemle yurtdışında yaşarken Neşe Erberk, “Miss Globe” yarışması için resimlerimi yollamış. İstanbul’a döndüğümde ilk 20 finalistten biri olduğumu öğrendim. Ailem mankenlik yapmama çok karşıydı. Kendilerince de haklıydılar. Yarışmaya katılmamı asla istemediler. Neşe Hanım onları ikna etmek için çok uğraştı. Son anda kampa katıldım ve sonuçta “Miss Globe” seçildim. Benim için güzel bir deneyim ve güzel bir ani oldu.

Yarışmada derece almanız, hayatınızın akışında bir değişiklik yaptı mı?

Yarışmadan sonra basının çok dikkatini çektim. Gaye Sökmen ajansa geçtim. Gaye Sökmen’de çok güzel kataloglar, defileler, reklamlar çektim. Başarılı projelerde bulundum. Basın her zaman destek verdi. İnsanlar beni daha çok tanımaya başladı. İş hayatımda bugüne gelmemi sağlayan süreç başladı.

Sürekli zarif ve bakımlısınız. Günlük bakım ritüellerinizi bizimle paylaşır mısınız?

Benim için doğallık ve temizlik çok önemlidir. Sabahları erken kalkarım. Duşumu aldıktan sonra June Jacobs body balm sürerim. Yüzüme Sjal serum, göz altıma Sjal Orbe ve mutlaka Sjal Cela hücre yenileyici kremimi masaj yaparak sürerim. Haftada 3 gün cardio, kinesis yaparım. Çok makyaj yapmayı sevmem. El ve ayak bakımıma dikkat ederim June Jacobs el ve ayak ürünlerini kullanıyorum. Saçlarımı MOS City’s emanet ediyorum. Saçımın rengi ve modeli konusunda onlar beni yönlendiriyorlar. Gündüzleri doğal, spor, şık olmaya çalışırım.

Öğrendiğimize göre SJAL adlı bir markanın, marka müdürü ve marka yüzü olmuşsunuz. Yeni görevinizle birlikte bakım ritüellerinizde bir değişiklik oldu mu?

Sjal kullanmaya başladıktan sonra cildimin canlandığını ve daha sağlıklı hale geldiğini fark ettim. Yeni görevimle birlikte kozmetik konusunda daha da bilinçlendim. Şimdi çevremdeki insanları ve dostlarımı bilinçlendirmeye çalışıyorum. Doğal ve organik ürünler, besinler kullanmaya çalışıyorum.

Tanınan bir sima olmasaydınız da her daim böyle bakımlı olur muydunuz? Evde kimse sizi görmediğinde nasılsınız? Nasıl vakit geçirirsiniz?

Ben genelde bakımlıyımdır. Rahmetli annem çok bakımlı bir kadındı. Bana küçüklüğümden beri bir bayanın her zaman sade ve bakımlı olması gerektiğini söylerdi. Tanınmış olmasaydım da onu örnek aldığım için yine böyle olurdum. Evde günlük ve spor giyinirim. Evde kendime vakit ayırmayı severim. Yüzüme ve vücuduma bakım yaparım. Saçıma maske yaparım. Ayrıca kitap okumaya bayılırım. Müziksiz bir hayat düşünemem. Evde müziğim hep açıktır. Keyifli vakit geçiririm.

 

Çantanızda olmazsa olmaz kozmetik ürünleriniz nelerdir?

Rujum, rimelim ve allığım hep çantamdadır. Ayrıca Sjal Mineral Kalla (enerji toniği) vardır. Cildimi gün boyu nemlendirir. Makyajın üstüne de sıkabildiğim için benim vazgeçilmezim. June Jacobs el kremim. Deodorantım ve Chanel Chance parfümüm mutlaka hep yanımdadır.

 

Hem tescilli bir güzel hem de kozmetik dünyasının içinde biri olarak, Türk kadınını nasıl görüyorsunuz. Paylaşmak istediğiniz sırlarınız veya uyarılarınız var mı?

Türk kadını bakımlı olmayı seviyor ancak renkli pırıltılı sayfalardan da çok etkileniyor. Bazen bu etkileşim yanlış seçimlere de götürebiliyor. Her zaman bilinçli olup ona göre hareket etmeliler. Her güne keyifle başlayıp, günü sevgiyle bitirmeliler.

 

Benim en önemli sırrımsa kişisel iç mutluluğum, sonrası yeterli uyku, doğru cilt bakımı ve kozmetik ürünleri kullanmak. Her zaman vurguladığım bir şey var; kadın ya da erkek fark etmez herkes kendi cilt tipine uygun ürün kullanmalı, sadece ambalajından ya da reklam yıldızından etkilenip ürün seçimi yapmamalarını önemle tavsiye ederim. Cilt bakımına her yaşta önem vermeliler. Doğal içerikli ve mineral bazlı ürünlerin de uzun vadede estetik ameliyatlara eşdeğer sonuçlar çıkardığını da hatırlatmak isterim. En son genç kızlarımıza botoksu ileriki yaşlarında yaptırmalarını öneririm.

[nggallery id=619]