© Copyright 2018 Mag Medya
Başa Dön

2019 İletişim Yılı

2019 İletişim Yılı

“İLETİŞİM HER ŞEYDİR”

Bir yılı daha geride bıraktık ve yepyeni umutlar ve hayallerle dolu, muhteşem olması için çok çalışacağımız harika bir yıla başlıyoruz. Yeni gelen yıl hep eskisini aratıyor denilse de, biz hep benzersiz bir yılı daha yaşamaya hazırlıyoruz kendimizi… Bu nedenle söylenenlere kulak asmayın ve yeni yıl için hedefler koyun kendinize; kısa, orta ve uzun vadeli hedefler olsun bunlar. Sadece kariyeriniz olmasın, hobileriniz, aileniz olsun ve en üstte de siz olun…

 

Ve gerçekten iletişim dolu bir yıl olsun, çünkü geçen yıl en çok konuşulan konu başlığı “iletişim”di. Sosyal medya ve gelişen teknolojinin insanı bireyselleştirdiği bir dönemdeyiz, bu nedenle gerçek iletişim çok daha kıymetli ve önemli bizim için. O nedenle, yeni yılın tamamı için hedefimiz kaliteli ve gerçek iletişim olsun.

 

İletişim kelimesi ülkemizde ilk olarak 1962 yılından sonra telaffuz edilmeye başladı. Öncesinde yok muydu peki iletişim? Elbette vardı. İnsanoğlundan bile önce, bir alıcı ve bir verici ile başlayan bir mucizeden bahsediyoruz aslında. Bugün insanlığın temeliyle anılan bir konu, iletişim ve aslında hayatın ta kendisinden bahsediyoruz. Teknolojinin her geçen gün hayatımızı daha çok ele geçirmesi ile bireyselleşen bir toplumda yaşıyoruz ve iletişimin en büyük gücü cep telefonları olarak görülüyor. Aynı zamanda da en büyük iletişim düşmanı… Amacımızın iletişim kurmak olması gerekirken kafamızı telefondan kaldırmayan etrafımızı, hatta burnumuzun dibindeki en yakınlarımızı bile göremez bireyler haline geldik. Hatta buna “telgisizlik” diyorlar; telefonla ilgilenirken çevrendekilere ilgisiz kalma durumu…

Bugün insanların günlük online olma süreleri ortalama 5 saate ulaşmış durumda ve sonrasında sosyal ilişkiler kurmak için hiç vaktimiz yok, kendimizi geliştirmeye ya da okumaya daha doğrusu gerçek iletişim kurmaya zamanımız yok.

 

İletişim zaman ister, özen ister, dinlemek ister, görmek ve dokunmak ister, konuşmak, hissetmek ister. Çaba, arzu ve sevgi ister bir nevi… Günümüzde bunlara değer verenleri bulmak pek kolay değil, çünkü ana dilimiz gibi bildiğimiz iki yabancı dilimiz var artık; “İlgisizce” ve “Anlamazca”…

İngilizce ve Almanca okuyanların sayısı oldukça fazladır inanın.

 

Bugün gerçek ve özlenen iletişim için; öncelikle “İletişim Gafleti’ne düşmeyin, söylediğinizin duyulduğu, duyulanın anlaşıldığı, anlaşılanın benimsendiği, benimsenenin uygulandığı, uygulananın da sürekli hale geldiği anlamına gelmez, iletişim takip ve çaba gerektirir. Yolumuz birbirimizi anlamaktan geçmiyorsa, hiçbir yere varamayacağımız kesin. Bir insanla iletişim kurmak istiyorsanız, kendi bildiğiniz dili değil, onun anlayacağı dili konuşmalısınız. Ancak herkes, kendi bildiği dili konuşup herkesin bunu anlamasını bekliyor bu günlerde. Sonra “Merdümgiriz” insanlara dönüşüyoruz, toplumdan kaçan içe kapanık asosyal kişilikler sarıyor çevremizi. Gülmeyi sakın unutmayın

“Gülmek, insanın yüzündeki kışı bitiren güneştir.” Zaten yeterince kış halinde hayat, şimdi yüzlerimizde baharın açma zamanıdır.

 

İnsanlara değer verin; çünkü insana değer vermiyorsanız, kendinize değer vermiyorsunuz demektir. İnsanlara isimleri ile hitap edin, çünkü dünyadaki en güzel melodi insanın kendi isminin söylendiği andaki melodidir. Hayatınız boyunca en çok okuduğunuz, yazdığınız, söylediğiniz ve duyduğunuz kelime kendi isminizdir. O nedenle insanlara adı ile hitap edin, hatta mümkünse çekici hitap şekilleri geliştirin. İnsan gibi tokalaşın mesela, el sıkıştığınızda ruhunuz elinizden karşınızdaki insanın ruhuna dokunsun. Elinizin ucuyla ya da yüzüne bakmadan göz teması kurmadan tokalaşmayın. Güzel bir tokalaşma harika bir iletişim adımıdır. İnsanları olduğu gibi kabul edin ve sizin istediğiniz gibi olmalarını beklemeyin; çünkü siz de öyle olmuyorsunuz. Farklılıkları hor görmeyin, lütfen hoş görün, eğer gökkuşağını sevdiğinizi söylüyorsanız her rengi sevmeniz gerekir; aradan bir rengi sevmiyorum diye renk çıkaramazsınız, gökkuşağı tüm renkleriyle gökkuşağıdır. Farklılıkları ve ortak noktaları kullanın mutlaka; insanları ortak noktalar ve ortak noksanlıklar bir araya getirir. Hayata aynı açıdan bakanlar değil aynı acıdan bakanlar daha iyi anlaşır, o nedenle acılarınızın da sizi iletişime sokacağını unutmayın. Eskilerin iletişimde en büyük silahı sükunetti, biz bugün çok telaşlı bir iletişim kuruyoruz bu da bizi iletişim kazalarına sürüklüyor. “Söz gümüşse, sükut altındır.” Elinizde bir altın var, onu kullanın yeter. İletişim becerisi, insanlara doğuştan verilen bir yetenek değildir, öğrenilebilir ve geliştirilebilir bir yetenektir unutmayın.

 

Yeni yıla ilk adımı atarken “2018 Yılın İletişimcisi” ödülünü Özgür Aksuna’ya veren ve “İletişim Akademisi”ne layık gören herkese sonsuz teşekkürü bir borç bilirim. 2019 çok daha fazla mucizeye gebe, yeter ki iletişimde kalın…

 

Bana ulaşmak için www.ozguraksuna.com web sitesini ve @ozguraksuna sosyal medya hesaplarını kullanabilirsiniz.

 

Aşk ayı Şubat’ta görüşmek üzere iletişimle kalın…

Yazar Hakkında /

Özgür Aksuna, 1978 yılında çok sevdiği Ankara’da dünyaya geldi. Üniversite yıllarına kadar Ankara’da eğitim hayatını sürdürdü, Müzik ve yayıncılık hayatına 1995 yılında TRT Ankara Radyosu ve TRT Ankara Televizyonu’nda başladı ses sanatçısı olarak bir çok program, konser ve turnelerde görev aldı, beraberinde ses sanatçılığı kariyerine Kültür Bakanlığının kadrosunda da bir süre devam ettikten sonra bir çok özel radyoda program yapıcısı, spiker, haber editörü,müzik direktörü, dj eğitmeni ve yayın yönetmenliği yardımcılığı yaptı. 1999 yılında Türkiye’nin en önemli yabancı müzik istasyonlarından Capital Radio ile başlayan Dj’lik ve radyo programları ile adını “Türkiye’yi Uyandıran Adam” olarak tüm Türkiye’ye ve yurt dışına duyurdu.

Yorum Bırakın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.