Saat Tutkunlarının Tercihlerini Değiştiren Adam
ACY Saat Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Yaman, Türkiye’ye getirdiği dev saat markalarıyla, sektöre dinamizm getirmiş bir iş adamı.
Fatih Yaman, yeni nesil genç ve dinamik bir yönetim anlayışıyla yürüttüğü ACY Saat’in pazarda ki yerini ve vizyonunu MAG okurları için anlattı.
Saat sektörüyle tanışmanız nasıl oldu?
Saat sektörüne girişim 2000 yılının Kasım ayında oldu. Hemen akabinde 2001 Şubat ayında krizle karşılaştık. Çalışmakta olduğum firma genç ve dinamik bir firmaydı ve kriz döneminden hemen önce yeni bir markayı pazara sunmuştu. Tabi yaklaşık yedi aylık bir dönem içerisinde ciddi bir durgunluk oluşmuştu. Ancak bu durgunlukta en güçlü çıkan marka, pazara yeni sunulan yenilikçi markaydı. Krizden hemen sonraki dönemde 2003 yılına kadar satış temsilcisi olarak görevime devam ettim. 2003 yılında çalıştığım firmanın satış müdürü oldum. Aynı yıl evlendim. 2004 yılında bir kızım, 2005 yılında bir oğlum oldu. 2005 yılının sonunda çalıştığım firmadan karşılıklı anlaşarak ayrıldım ve ACY Saat’ i kurdum.
ACY Saat pazardaki yerini nasıl aldı?
2006 Ocak ayında ilk markamız olan Jacques Lemans ile görüşmelere başladım. Şubat ayındaki Münih fuarında ilk distribütörlük anlaşmamızı Jacques Lemans ile yaptık. O gün itibari ile markamız dünyada yeni yeni öne çıkan Rose Gold (pembe altın) modelleri ile trendi belirleyen marka oldu. Türk tüketicisi de bu akımı kabullendi ve kısa sürede pazarda yerimizi aldık. Bunda etkili faktörlerden bir tanesi de markamız Jacques Lemans’ın Formula 1 İle yaptığı lisans anlaşmasıydı. Formula 1 için özel ürettiği F1 koleksiyonuyla yerini sağlamlaştırdı. Bu gün itibari ile altı markanın Türkiye distribütörlüğünü yapmaktayız. Bunların her biri kendi segmentindeki yenilikçi niş ürünler.
Bu ürünlerden biraz bahsedebilir misiniz?
Örnek olarak B.R.M Bernard Richards Manufacture lüks segmentin otomobil ve motor sporları meraklılarına özel olarak üretilmiş el yapımı saatlerdir. U-Boat, yine lüks segmentte büyük saat trendini bütün dünyaya yerleştiren bir ürün. Boegli cep saatleri klasik cep saati anlayışına kusursuz mekanik işçiliği ile minik bir müzik kutusu yerleştirilen ve böylece saatinizle birlikte Mozart, Beethoven ya da Vivaldi dinleyebileceğiniz gerçek, spesiyal ürün. Bunlarla birlikte krizin tam ortasında özellikle gençlerin ve kendini genç hissedenlerin ilgisini çeken yeni iki ürün The One ve Black Dice. Black Dice, ağırlıklı olarak dijital ve seramik ürünleriyle öne çıkarken, Sony’nin yeni ürettiği Oled teknolojisini saatte ilk olarak uygulayan marka olarak farklılığını ortaya koydu. The One ise tüm dünyada Led Teknolojisi ile üretilen ilk saat olma özelliği ve sıra dışı dizaynlarıyla herkesin kısa sürede beğenisini kazandı. Bu ürünlerimizin ortak özelliği daha öncede belirttiğim gibi kendi segmentlerinin en yenilikçi ve niş olanları. Bunlara ilave olarak bu yıl ki Basel Fuarında lüks segmentte Nubeo markasını 2009 yılı içerisinde Türk saat severlerine getirdik. Yeni markalar sırayla geliyor.
Türkiye genelinde kaç işletmeniz var?
Türkiye’de kendi adımıza işlettiğimiz herhangi bir mağazamız bulunmamaktadır. Ancak yurt genelinde 120 noktayı bulan bayilik ağımız mevcuttur. Bu sistemle geçen yıl ortalama 15.000 adet civarında saatle 3 Milyon dolar civarında bir ciro gerçekleştirdik.
Yeni dönem için hedefleriniz nelerdir? Yurt dışına açılmayı düşünüyor musunuz?
Bu yılki hedefimiz geçen senenin %30 üzerine çıkmak. Bugün itibari ile firmamız yurtiçi pazarındaki payını arttırmayı hedeflerken, bir taraftan da yurt dışındaki pazarları da araştırmaya devam ediyor. Örnek vermek gerekir ise Suriye, Irak, İran, Türki Cumhuriyetler ve Rusya. Yine 2009 yılı hedeflerimiz arasında biri lüks segment olmak üzere iki veya üç mağaza açmayı hedefliyoruz. Ülkemizin jeopolitik konumu ve gelişen pazarlar arasında yer alması ve de genç nüfusu düşünülürse, şu anda sektörümüzün bulunduğu konum potansiyeli %30-35’ini değerlendirebiliyor. Bugün yakın komşumuz olan Yunanistan ile birçok markada çok yakın adetleri satıyoruz. Oysa on iki milyonluk Yunanistan ve yetmiş milyonluk Türkiye. İşte bu da bize ülkemizin saat sektöründeki geleceğini anlatıyor.
