© Copyright 2018 Mag Medya
Başa Dön

Kahve Falının Ardındaki Yüz Faladdin

Kahve Falının Ardındaki Yüz Faladdin

Faladdin’in uygulaması ile çığır açan, çok kısa sürede büyük başarılara imza atan Sertaç Taşdelen ile gerçeğe dönen hayali Faladdin’in tüm bilinmeyenleri ve gelecek dönem projeleri hakkında çok keyifli bir röportaj gerçekleştirdik…

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?

Eczacı anne ve babanın tek oğluyum 1983 yılında Ankara’da doğdum. Bilkent Üniversitesi’nden mezun oldum. İflah olmaz bir iyimserim, disiplinlitim, hep pozitifim ve hayat aşığıyım. O kadar ki; her saniyenin hakkını vermek için uykuyu bile sevmem…

Kariyerime yirmi iki yaşında Dubai’de Ernst & Young’da Yönetim Danışmanı olarak başladım. Dubai’de geçirdiğim dört yılda, dünyanın en büyük şirketlerine finansal ve kurumsal danışmanlık yaptim. 1 Haziran 2021 sabahı kurumsal hayattan istifa ettim. Çocukluğumda hayalini kurduğum, gerçek bir girişim macerasına başladım. Türkiye’de Outstanding Young Person Award’a aday gösterildim. 2014’te ise “Yılın Genç Girişimcisi” ödülünü aldım. Tüm bunların yanında, kendime çok yakıştırdığım bir söylem var; bütün bu etiket ve tanımlamaları bir kenara bırakırsak, “Ben bir garip Sertaç’ım…”

“Faladdin” gibi ses getiren bir uygulamayı hayata geçirdiniz. Bu uygulamayı kurmaya nasıl karar verdiniz? Ortaya çıkış serüveninden söz edebilir misiniz?

İlk adımım bundan tam on yıl öncesine dayanıyor. 2011 yılında Singapur’da özel bir danışmanlık şirketi olan E&Y’da çalışırken; birkaç arkadaşımın kahve falı baktırma isteği üzerine bu fikir ortaya çıktı. O dönemde,  kariyerim her ne kadar yüksek noktalara ulaşacak gibi görünse de, manevi açıdan tatmin olamadığımı ve üretme hayallerimin beni başka alanlara ittiğini fark ettim. Tesadüf mü dersiniz bilmiyorum ama ortağım Kaya Diker’le bir vesile ile tanışıp, sevgili annem Binnaz Hanım’ın kahve falı yorumlama hobisini günümüze uyarlayarak gerçek falcıların yazılı, sesli ve görüntülü yorum yaptığı bir uygulama olan Binnaz’ı hayata geçirdik.

Bir yıl sonra, 2012’de çalıştığım danışmanlık şirketinden ayrılıp, kendi işimi yani sevdiğim işi yapmaya başladım. Çok kısa bir süre içerisinde; Binnaz ekibi hızla büyüyüp, yüz binlerce fal bakılan bir platform haline geldi. Tabii sürekli olarak daha büyük kitlelere ulaşma gibi bir hayalim olduğu için bir süre sonra Binnaz’da bize yetmemeye başladı. Bunu üzerine aynı ekiple; 2017 yılının başında Faladdin’i gün yüzüne çıkardık. Faladdin; sihirli bir teknoloji, yapay zekâ ve gerçek yorumcuların bir arada olduğu, sizi sizden daha iyi tanıyan ve yer yer bizi bile şaşırtan birisi…

Bu uygulamayı kurarken vizyonunuz ve misyonunuz ne oldu?

Hep söylüyorum… Bizim gayemiz Türkiye’de ve dünyada yapılmamışı yapmak. İnsan sınırlarını kendisi çizen bir varlık. Ben ve ekibim, var olan sınırların dışına çıkıp, teknolojiyi olabileceği en yüksek noktalara getirmek istiyoruz. Ben kendi falımı;  on yıl sonrası için Faladdin ve Binnaz’ı milyar dolarlık birer şirket yapmış ve yeni, çılgın projeler için bize ilham kaynağı olmuşlar şeklinde yorumluyorum… Devir, düşünsel ve teknolojik liderlik dönemi; biz bu role adayız!

“Faladdin”i kurarken pazarlama stratejisini nasıl belirlediniz?

Faladdin, ağızdan ağıza tabiri caiz ise: “Whatsapp gruplarında dağıldı.” Biz bunun için bütçeli bir reklam çalışması yapmadık. Sadece ürünümüze odaklandık. Falların doğru çıkıyor olması, viral bir etki yarattı. Şimdilerde; yeni pazarlara açılırken ülkeler özelinde çeşitli stratejiler kuruyoruz.

Kendi sektörünüzün öncüsü olarak rekabet size ne anlam ifade ediyor?

Aslında insan sadece kendisi ile rekabet halinde olmalı, inanın hayatım boyunca kimseyi kendime rakip olarak görmedim. Rekabet; benim için daha ileri gitme dürtüsü demek. Kendimle her an tatlı bir rekabet içerisindeyim.

Uygulamayı yurt dışına açma gibi bir planınız var mı?

Çoktan açtık. Şu an Faladdin yedi kıtada ve dört dilde hizmet veriyor. Dünyanın yüz yirmi ülkesinden fal talebi alıyoruz.

Küçük yaşlarda bugün bulunduğunuz noktanın hayalini kurmuş muydunuz?

Kesinlikle… Hatta size şöyle küçük bir anımdan bahsetmek isterim. Ben yedi veya sekiz yaşlarındayken bir Hıdırellez gecesi hayali resmettim ve evimizdeki saksıya gömdüm. Yıllar sonra o kağıdı buldum. Annem çıkarıp, odama koymuş. Bir baktım ki kağıda kendimi bir topluluk önünde konuşurken ve birçok grafik açıklarken çizmişim…

Atılmayı düşündüğünüz yeni sektörler var mı? Sizce gelecek hangi sektörde?

Gelecek kesinlikle teknolojide! Çeşitli aplikasyonlar da başı çekecek. İleride belki sağlık ile ilgili bir aplikasyon yapabilirim. Annem eczacı olduğundu için mi bilmiyorum ama bu sektöre de büyük bir ilgim var.

Yazar Hakkında /

2003 yılından bu yana, hedef kitlesi AB ve A+ olarak belirlenmiş bir çok baskı, web, pr, organizasyon işinde başarılı projelere imza atmış olan MAG hayatın her alanında en iyi olmayı hedefleyen, sosyo-ekonomik seviyesi yüksek, özel zevkleri olan ve hobileriyle yaşamını renklendiren, sosyal sorumluluklarının bilincinde olan, belirli kesimden kabul ettiği müşterilerine yıllardır sağlamış olduğu yüksek başarı grafiği ile doğru planlanmış bir büyüme ile sektöründeki hayatına devam etmektedir.

Yorum Bırakın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.