© Copyright 2018 Mag Medya
Başa Dön

İnci Denilince İlk Akla Gelen İsim: İncifer

İnci Denilince İlk Akla Gelen İsim: İncifer

Her yaşta ve tarzda tüm kadınlara hitap eden bir marka olan İncifer’in kurucusu İncifer İbiş, incinin tarihinden başlayarak, tasarım felsefelerini ve başarılarını MAG Okurlarına anlatıyor…

Öncelikle kendinizi tanıtır mısınız? Neden inci?

Hikâyem bana verilen isim ile başlıyor. Adım İncifer olduğu için inciye olan ilgim çocukluğumdan geliyor. Tüm seyahatlerimde gittiğim her yerden farklı farklı inciler toplardım. Daha sonra buraya geldiğimde tasarımını yapıp kendime takı ve aksesuar yaptırırdım. Bazen kulağımda bazen boynumda bazen de kıyafetlerimde kullanacağım farklı parçalar tasarlayarak stilimi tamamlıyordum.

İnci, çok zor şartlar altında oluşan, çok kıymetli bir taş; nadir, güzel, takdire şayan ve değerli bir şeyin metaforu. İnci; kralların, kraliçelerin, sultanların, zarafetinin ve verdiği değerin somut bir göstergesi olarak tercih ettikleri hediyelerden biri olmuştur. Ayrıca tarih boyunca bolluğu, masumiyeti, bereketi ve aristokrasiyi temsil etmiştir. Eski dönemlerde, yeni doğan kız çocuklarına inci hediye alınmasının talih getirdiğine inanılırmış. Hayatlarının inci gibi parlak olması niyetiyle. Tarihe çok meraklıyımdır. Çok araştırdım, çok okudum. Okuduğum, araştırdığım her şey beni aslında biraz da o masalsı dünyanın içine çekti. Tamamı incilerden oluşan bir tasarım markası kurmak hayalimdi ve gerçek olması için bir adım attım. Daha yolun çok başındayım…

İncifer markanızın kuruluş öyküsü ve misyonu nedir?

Uzun yıllardır kurumsal hayatta çalışıyordum. Son yıllarda temsil ettiğim isimlerin yükselmesiyle birlikte iş yüküm daha da arttı ve son derece yoğun mesailer ile çalışan işkolik biri olmaya başlamıştım. Fakat ben sosyallikten  ve insanlarla temastan, iletişimden beslenen biriyim. O yoğun hayatın içinde önce hobi olarak inci takılar, aksesuarlar yaparak biraz olsun deşarj olup kendimi iyi hissediyordum. Bir süre sonra etrafımdakiler, taktıklarımı nereden aldığımı sormaya ve kendilerine de yaptırmamı istemeye başladılar. 2015 yılında hobi olarak yarı zamanlı başladığım tasarım işinin başına, 2019 yılında profesyonel olarak tam zamanlı geçme kararı aldım. By İncifer daha çok talep görmeye ve fark edilmeye başladı. Yeni ismiyle “İncifer” şimdi daha profesyonel bir ekiple yoluna devam ediyor. Ayrıca tasarımlardaki el emeği ve sağlam işçilikleri ile de kısa zamanda rüştünü ispat ettiğini düşünüyorum.

Yalnızca Türkiye’de değil, yurt dışında da tasarımlarınız bulunabiliyor. Ürün çeşitliliğiniz ve faaliyet merkezlerinizden bahseder misiniz?

Türkiye ve yurt dışında Beymen, Gizia, Brandroom, Tarık Ediz, Harvey Nichols gibi zincir mağazalar ile işbirliğimiz var. Doha, Bakü, Londra, Miami ile başlayan yurt dışı anlaşmalarımıza yenileri de her geçen gün eklenmeye devam ediyor. Yurt içi ve yurt dışında da aktif olan kendi e-ticaret sitemizden ve diğer e-ticaret sitelerinden de aldığımız yoğun taleplere, büyüyen ekibimizle beraber daha da organize bir şekilde odaklandık. Daha çok insana ulaşmak ve güzel hatıralarının bir parçası olabilmek ana hedefim.

Bir tasarım üzerine çalışırken ne düşünüyorsunuz? İlham kaynağınız nedir?

Ben her şeyden ilham alan birisiyim. Tek bir şeyden ilham aldığımı söyleyemem. Şehirler, güzel bir melodi, anlamlı bir sohbet, hayatın tam içinden olan şeyler… Temel olarak üretim kaynağımın, insanlarla olan paylaşımlarım ve temaslarım olduğunu söyleyebilirim. Hayatın içinde aktif olmak ve hayal edebilme gücünüzü kaybetmemek bence en önemli faktörlerden biri… Tüm olumsuzluklara ve yaşananlara rağmen ben hayal gücünü, umudunu ve inancını kaybetmeyen hâlâ en küçük bir şeyde heyecanlanan, uykuları kaçan biriyim. Bizi olumlu yönde besleyen, motive eden şeyleri hayatımıza bir şekilde dahil etme enerjisine çok inanıyorum. Mesela bazı tasarımlarıma Mikonos, St. Tropez, Portofino gibi herkesin deneyimlemek istediği yüksek enerjili, dokusu ve hikâyesi olan şehirlerin adlarını verdik. Bu isimleri verirken kendimizi, o an nerede nasıl takılabileceklerini hayal ederken bulduk. Bence müthiş bir şey bu..

 

Trendleri çok yakından takip etsem ve ilham aldığım şeyler olsa da kırmızı noktalarımdan ödün vermek istemem. İncinin yüzyıllardır temsil ettiği zarafetin bozulmasını ve ucuz görünmesine neden olan kombinasyonları sevmiyorum.  Her koleksiyonda farklı materyaller ve taşlar kullanıyorum. Mücevher yaparken pırlanta, elmas, yakut, zümrüt, safir gibi taşları inci ile birleştirmeyi, gümüş ve diğer materyallerde mercan, turkuaz, Swarovski gibi taşlarla inciyi birlikte tasarlamayı seviyorum. Dünya moda trendlerinde her alanda inci kullanımının artmasını hep birlikte izliyoruz.  Bu trendi sadece bu yıl ve gelecek yıl diye adlandıramayız. İnci zamansız bir mücevher. Yıllar veya geçici trendler ile onu sınırlandıramayız.

Ürünlerinizi kullanan müşterilerinizi nasıl tanımlarsınız?

İncifer; tasarımlarıyla inciyi günümüze uyarlayarak yalınlıktan hoşlanan, her yaş ve her tarzda  kadınının kendi zevkine uygun, modern, dinamik, genç ama bir o kadar da iddialı ve incinin asaletini koruyan tasarımları bulabileceği bir markadır.

 

Yazar Hakkında /

2003 yılından bu yana, hedef kitlesi AB ve A+ olarak belirlenmiş bir çok baskı, web, pr, organizasyon işinde başarılı projelere imza atmış olan MAG hayatın her alanında en iyi olmayı hedefleyen, sosyo-ekonomik seviyesi yüksek, özel zevkleri olan ve hobileriyle yaşamını renklendiren, sosyal sorumluluklarının bilincinde olan, belirli kesimden kabul ettiği müşterilerine yıllardır sağlamış olduğu yüksek başarı grafiği ile doğru planlanmış bir büyüme ile sektöründeki hayatına devam etmektedir.

Yorum Bırakın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.